Kartalkaya faciasının ilk duruşması 7 Temmuz’da: Aileler adalet bekliyor

Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Oteli’nde 78 kişinin yaşamını yitirdiği yangın faciasının ilk duruşması 7 Temmuz’da yapılacak. Yakınlarını kaybeden aileler, 32 sanıklı davada adalet çağrısı yaparak yetkilileri rüşvet zinciri kurmakla suçladı.
Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Oteli’nde 21 Ocak’ta 78 kişinin yaşamını yitirdiği yangın faciasının ilk duruşması 7 Temmuz’da yapılacak. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülecek davada 32 sanık yargılanacak.
İstanbul Barosu’nda düzenlenen basın toplantısında kayıp yakınları adalet çağrısı yaptı. Toplantıya İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, dava avukatları ve mağdur aileler katıldı.
Menşure Kaplan Akişli, eşi Şenol’u, annesi Gülçin’i, kızı Mina’yı ve olaylar sonrasında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Cevat Akişli’yi kaybetti.
Aynı şirkette çalışan çiftin Almanya’ya işçi olarak gittiğini belirten Akişli, “Ben sadece eşimi değil; iş arkadaşımı, müdürümü, hayat yoldaşımı kaybettim. Biz bir umut ışığıyla maalesef ülkemizden Almanya’ya işçi olarak gittik. Benim eşim burada müdürdü” diye konuştu.
Akişli, Almanya’ya gitme nedenlerini şöyle açıkladı: “Biz Almanya’ya işçi olarak gitmek zorunda kaldık. Sırf Türkiye’nin sosyal ve ekonomik eğitim sisteminin eksikliği, kanunların yetersizliğinden korktuğumuz için gittik. Kaçmadık. Legal olarak gittik. Çünkü çalıştığımız şirket, dünyanın 65 ülkesinde faaliyet gösteren bir şirket.”
Çiftin farklı bir yaşam arayışında olduğunu belirten Akişli, “Belki hayatta farklı bir şeyler yaşayabiliriz diye gittik. Ülkemize geldiğimiz bir tatilde bir katliamla karşılaştık” dedi.

Akişli, Almanya’daki yaşam standartlarıyla karşılaştırma yaparak eleştirilerini sürdürdü, “Ben Almanya’da çok lüks bir yerde yaşamıyorum ama benim evimde yangın sistemi var. Evlerde zorunlu. Bunlar ticari yapılar değil, bireysel insanların içinde yaşadığı yapılar” diye konuştu.
“Koskoca bir ülkenin devasa bir tesisinde bir yangın sistemi yok. Benim ülkemde milyonlarca insanın gittiği bir yerde bir denetim yapılmamış. Daha doğrusu denetimler para karşılığında susturulmuş” diyen Akişli, sistemik bir sorun olduğunu vurguladı.
Akişli, yetkilileri sert şekilde eleştirdi: “Ben burada tamamen bir rüşvet zinciri görüyorum. Başka bir şey görmüyorum. Turizm Bakanı, kendi koltuğundan değil, kaydedeceği paradan korkuyor. O yüzden denetim izni vermiyor. Bu benim için daha da çok yıkıcı.”
Ülkesine güven duymadığını belirten Akişli, “Ben yaşadığım, büyüdüğüm ülkeye güvenemiyorum. Ben buraya gelirken ayaklarım geri geri gitti. Avukatıma söyledim. Buraya geldim ama yolda biri beni bıçaklayacak, hiç kimse bunu ispatlayamayacak” dedi.
Akişli, kamuoyunda oluşturulan algıya da tepki gösterdi: “Sosyal medyada da halkı da farklı bir izlenim uyandırmaya çalışıyorlar. Sanki biz oraya giderek suçluymuşuz gibi. Biz orada yangın sistemi var mı, yok mu diye bakmamışız, suçluymuşuz gibi bir algı da oluşturuluyor.”
“Benim çocuğum babasız kaldı. İstediğim tek şey, başka Denizlerin babasız kalmaması. Çünkü bu davanın sonucundaki hiçbir şeyi bana eşimi geri getirmeyecek” diyen Akişli, adalet arayışının nedenini açıkladı.
Akişli, “Türkiye’deki ilk kaza, ilk felaket, ilk katliam değil ama ben son olmasını temenni ediyorum” dedi. Ülkesine inanmak istediğini belirten Akişli, “Ben ülkeme inanmak ve güvenmek istiyorum. İnanmıyorum, sadece istiyorum. Bu davanın da bir kırılım olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
Ayşe Ekici de trajik kaybını anlattı: “Damadım Süleyman, kızım Seden Nurgül, torunlarım Ela ve Buse Dayı’yı kaybettim. Biri 15, biri 12 yaşındaydı. İlk başta yananlar onlar. Benim çocuklarım kömür olmuş.”
Ekici, yakınlarının cenazelerinin durumunu şöyle anlattı: “Benim çocuklarım poşetin içinde, yanmış bir şekilde ve tabut çivilenmiş bir şekilde bizim elimize verdiler. Ben bunun bilincine ancak iki ay sonra varabildim. Çünkü şoktaydık.”
Ekici, yetkililerin soruşturma geçirmediğini iddia etti: “Şimdi de hiçbir kimseye Turizm Bakanı, Adalet Bakanı, onlara hiç soruşturma vermiyorlar. Hak ettikleri cezaları almalarını istiyoruz” diye konuştu.
7 Temmuz’da başlayacak duruşmada mağdur aileler adalet bekliyor. 32 sanıklı davada otelin sahibi ve belediye yetkilileri de yargılanacak. Yangın faciasında 78 kişi yaşamını yitirirken, 133 kişi de yaralanmıştı.
Medyascope