Törpülenme

Ben şunu isterim, bunu istemem; benim anlayışım bu ötesini bilmem; dediğim dedik, çaldığım düdük tipi davranışlar ve inatçılık hem insanı yalnızlaştırır hem de çevresini rahatsız eder. Oysa ki davranışları daha kabul edilebilir hale getirme amacıyla kendini "törpüleyen" insanlar çevrede daha kabul görürler.

Törpülenmesi gereken en önemli davranışlardan birisi "öfke"dir. İnsanın hayatını kendine ve çevresine zehir eden "öfke" kayıtsız şartsız kontrol altına alınması gereken olumsuz bir davranış biçimidir. Bazıları dediğinin olmamasından, bazıları isteğinin yerine getirilmesi için, bazıları da nedensiz yere öfkesini gösterme ihtiyacı duyar. Hatta bunların çoğu sonunda zararlı çıkacağını bilse de "lanet olası" bu davranışı sergilemekten çekinmez.

Öfke sadece uygulayıcısına zarar vermez. Çevresine de büyük zararlar verebilir. Bu zarar bazen öylesine bir boyuta gelir ki yaşamlar dahi kaybedilebilir.

Bunun çözümü ailede başlar. Ailede bu tip davranışa sahip olanların çocuklarına kötü örnek olmamak adına kendini kontrol etmesi, öfkesini mutlaka kontrol altına alması gerekir. Bu da bu davranışı "törpülemekle" mümkündür.

Öfke ve inat kötüdür. İlacı kendini törpülemektir. Törpülenmiş hayat biçimini, bir karakter değişikliği olarak görmemek gerek. Tersine doğruyu bulma olarak görmeliyiz. Bu şekilde daha huzurlu yaşanıyorsa "huy" da "hus" da değişebilir. Değişime açık olmak iyi yönde evrilmek önemli bir meziyettir. Kendimizi ve çevremizi bundan mahrum etmeyelim.