Dilaver Cebeci’yi anarken

Milli ve manevi değerleri baş tacı yapan, geçmişle birlikte Atatürk’e saygı da kusur etmeyen yurt şairleri de bulunuyor. Bunların biri olan Dilaver Cebeci’yi 28 Mayıs 2008’de vatanının toprağına vermiştik. Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlı Dayısı köyünde 1943’de doğmuştu.
1946 yılında babasının ölümünden sonra annesi ve amcaları ile birlikte Kırıkkale’ye göç etti. Çocukluğu burada geçti. Annesine son derece düşkündü. Edebiyatla ilişkisi şiirle başladı. İlk şiirini ilkokuldayken Kırıkkale için yazmıştı. İlk şiiri Defne dergisinde çıktı.
Dilaver Cebeci’nin özgün söyleyişleri, zengin kelime dünyası iyi bir şair olmasını sağlamıştı.
Bir şiirinde Ulu Önder Atatürk’ün ünlü vecizesine hatırlatmıştı. “Ne mutlu Türk’üm diyene!”:
Gönül verip gökte aya
Yoldaş olup yele suya
Selâm doğudan batıya.
Ilgar ile yürüyene,
Ne mutlu Türküm diyene.
Hür insanlar ülkesinde
Kulağı ezan sesinde
Ay-yıldızın gölgesinde
Nöbet tutup baş eğene,
Ne mutlu Türküm diyene.
Bilge Kağan, Kemal Paşa
Yaz adımı bengütaşa
Girişip şunca savaşa
Meydanda düşman döğene,
Ne mutlu Türküm diyene.
Oğuzda er sıra sıra
Gözler kara, bakış çıra
Bu görkeme, bu vakara
Alem semaya değene,
Ne mutlu Türküm diyene.
Yunus Emre, Bektaş Veli
Duaları tuttu ili
Şeker gibi ana dili
Hem danışıp, hem öğene,
Ne Mutlu Türküm diyene.
Sen kaldırınca tuğları
Korku sarardı dağları
Haydi yürü, aş çağları
Yalavaçla Hak beğene,
Ne mutlu Türküm diyene...
Milli ve tasavvufi duygularla tarihsel derinlikli romantik duygular yükleyişi, onun özellikleri arasındaydı. Geleneksel ve klasik anlamda bilinen Türk şiirini, modern bir görünüme kavuşturmuştu. Gazel türünde aruzla yazılan şiirleri olduğu gibi hece vezni ve sade Türkçe ile yazılmış şiirleri çoğunluktaydı.
Cebeci, hem şair, yazar hem bilim adamıydı. İlk şiir kitabı olan Hun Aşkı’nı 1973 yılında yayımlanmıştı. İkinci şiir kitabı olan Şafağa Çekilenler’de İslâm dininin romantik ve mistik duyuşları kendini göstermekteydi. Ve Sığınırım İçime, adlı üçüncü şiir kitabı 1992 yılında yayımlandı. 1997 yılında Sitâre adlı şiirinin isim verdiği şiir kitabı çıkmıştı. 2000 yılında çıkan Asra Yemin Olsun ki adlı şiir kitabı onun son şiir kitabı oldu.
Dilaver Cebeci’nin bazı şiirleri çeşitli kişiler tarafından bestelendi. Bu şiirleri arasında bestesi en çok tanınan Türkiyem şiiriydi. Türkiyem şiiri sadece edebiyat severler tarafından değil toplumun her kesimi tarafından bilinen bir şiirdi. Şiirde ülkesine olan sevgisini kaleme alırken, ülkesinin geçmişini de dizlerinin arasında gizlemişti. İşte Dilaver Cebeci'nin Türkiyem isimli şiirinin sözleri.
TÜRKİYEMBaş koymuşum Türkiye'min yoluna
Düzlüğüne, yokuşuna ölürüm,
Asırlardır kır atımı suladım.
Irmağının akışına ölürüm.
Deli sular, salkım-saçak söğütler,
Kışlada kumandan, asker öğütler,
Yaylalarda ata biner yiğitler,
Bozkurt gibi bakışına ölürüm.
Sevdalıyım, yangın yeri bu sinem
Doksan yıldır çile çekmiş hep ninem.
Pınarlardan su doldurur Eminem
Mavi boncuk takışına ölürüm.
2000 yılında geçirdiği beyin kanaması sonucunda kafatası ciddi boyutlarda zarar gördü ve temel beyin fonksiyonları işlevini yitirdi. Kısmî hafıza kaybı yaşadı. Geçirdiği ağır beyin ameliyatları sonrasında bir müddet sadece biyolojik ihtiyaçlarını giderebilen Cebeci, kendini nispeten daha iyi hissettiği dönemde daha önce kaleme aldığı notlarını eşi Ayla Hanım ve oğlu Çağrı Fatih Bey’in destekleri ile yayınlar.
Geçirdiği kalp krizi neticesinde 28 Mayıs 2008 tarihinde İstanbul’da öldü.
İstanbul Gazetesi