Yapay zeka sayesinde ölen annesiyle buluştu: İlk sarılma ağlattı

Ohanian, geçtiğimiz hafta sonu yayınladığı videoda, yapay zekâ aracı Midjourney ile oluşturulan bir sahnede çocuk halini ve annesini sarılırken gösterdi.

Henüz küçük bir çocukken annesini kaybeden girişimci, böyle bir anın gerçek hayatta hiç yaşanmadığını ve videoyu izlerken büyük bir duygusal çöküntü yaşadığını itiraf etti.

“Bunun beni bu kadar etkileyeceğini beklemiyordum,” diyen Ohanian, videoyu en az 50 kez izlediğini ve her seferinde duygulandığını belirtti.

Gerçek anılar yerine yapay olanlar mı?

Ancak bu duygusal deneyim, sosyal medyada herkes tarafından olumlu karşılanmadı. Birçok kullanıcı, yapay zekâ ile üretilen bu sahnelerin etik yönünü sorguladı. Bazı eleştirmenler, bu tarz üretimlerin “sahte anılar” yaratma riskine dikkat çekti.

Bir kullanıcı, “Anılarınızı makinelere emanet ediyorlar,” derken, bir diğeri “Gerçek anılarınızı ayda sadece 19,99 dolara sahte olanlarla değiştirin” yorumuyla durumu hicvetti. Bazı kullanıcılar ise durumu Harry Potter serisindeki Erised Aynası’na benzeterek, yapay zekâ görüntülerinin kişiyi duygusal bir illüzyona sürükleyebileceğine işaret etti.

Yas süreci engellenebilir mi?

Yapay zekâ araçlarıyla fotoğraflardan gerçekçi videolar üretmek yeni bir teknoloji değil, ancak hızla gelişiyor. Midjourney gibi platformlar, kayıp sevdiklerini yapay temsillerle “geri getirme” imkânı sunarken, bazı kişiler için bu yöntemlerin yas sürecine katkı sağladığı düşünülüyor.

Öte yandan, Anna Freud Ulusal Çocuk ve Aile Merkezi danışmanı Alessandra Lemma bu yaklaşımın tehlikeli yanlarına dikkat çekiyor. Al Jazeera’ya yaptığı açıklamada Lemma, bu tür teknolojilerin bireyleri "yasın gerekli psikolojik evrelerinden uzaklaştırabileceğini" belirtiyor:

“Yas tutmak, kaybın kabulüyle başlayan temel bir süreçtir. Bu tür yapay temsillere fazla bel bağlamak, kişiyi duygusal bir ‘arada kalma’ durumuna sürükleyebilir.”