2025, Meksika ile ABD arasındaki ikili ticaretin yeniden yapılandırılması açısından belirleyici bir yıl

Donald Trump'ın ABD başkanlığına gelmesiyle birlikte Meksika ile ikili ilişkiler yeniden belirsizlik dönemine giriyor. İki ülke arasındaki dinamiklerde ticaret, göç ve güvenlik unsurlarının önemli rol oynayacağı belirtiliyor. Önemli riskler bulunmasına rağmen, iş birliğini ve yatırımı güçlendirecek fırsatlar da doğabilir.
Kuzey Amerika bölgesi için en önemli risklerden biri, ticari ilişkilerdeki belirsizliğin yatırımlar üzerindeki etkisi olacak. Yeni tarifelerin gündeme gelme ihtimali ve ABD-Meksika-Kanada Anlaşması'nın (USMCA) 2026'da gözden geçirilmesi, yatırımcılar arasında " bekle ve gör " pozisyonu yaratabilir.
Bu bağlamda Trump'ın göreve gelmesinden bu yana açıkladığı ve Meksika'yı etkileyebilecek tarifeleri ve başkanlık kararnamelerini özetlemek önemli. Şu anda Meksika ve Kanada'dan yapılan tüm ithalatlara yüzde 25 oranında gümrük vergisi uygulanması tehdidiyle 4 Mart'a kadar geçerli olmak üzere bir duraklama sürecindeyiz. Aynı zamanda, 12 Mart'tan itibaren tüm ülkelerden çelik ve alüminyum ithalatına yüzde 25 oranında gümrük vergisi uygulanmasını öngören bir başkanlık kararnamesi de yürürlükte kalmaya devam ediyor.
Ayrıca Trump, göreve geldiği ilk gün, 1 Nisan 2025'e kadar 23 temel konunun gözden geçirilmesini emreden " Amerika Önce Ticaret Politikası " muhtırasını yayınladı. Bunlar arasında, USMCA'nın ve ABD'nin anlaşmaya katılımının gözden geçirilmesi, Çin ile ticaret, ABD şirketlerinin hükümet sözleşmelerine erişimi ve yasadışı göç ve fentanil kaçakçılığının etkileri gibi ticaret ilişkisini etkileyebilecek konular yer alıyor.
Bu önlemlerin hiçbiri henüz hemen hayata geçirilmediği için müzakere ve lobi faaliyetlerine alan açılıyor. Trump'ın gümrük vergilerini bir pazarlık aracı olarak kullanma stratejisi meyvelerini veriyor ve çoğu analist, Trump'ın ABD ekonomisine önemli zarar verecek ve ülkedeki fiyat dinamiklerini olumsuz etkileyecek önlemler uygulaması ihtimalinin düşük olduğunu düşünüyor.
Avrasya tahminlerine göre, Meksika ve Kanada'nın gümrük vergisi tehditlerinden kaçınma şansı yüzde 65, gümrük vergilerinin geçici değişikliklerle uygulanma şansı yüzde 25 ve gümrük vergilerinin tam olarak uygulanma şansı ise sadece yüzde 10. Trump, özellikle Meksika'ya yönelik olarak göç, güvenlik ve ülkedeki Çin yatırımları gibi konularda baskı oluşturmak için gümrük vergileriyle tehdit etmeye devam edebilir.
İkili ilişkilerin geleceği açısından en önemli hususlardan biri de gelecek yılın ortalarında yapılması planlanan T-MEC'in gözden geçirilmesidir. Bu süreçte, anlaşmanın 2042'ye kadar uzatılması amaçlanıyor. Ancak, mutabakat sağlanamazsa, anlaşma, yıllık incelemelerle 2036'daki orijinal sona erme tarihine kadar devam edecek. Olası ancak düşük ihtimalli senaryolardan biri, ABD'nin gelecek yıl yenilememe kararı alması ve yıllık değerlendirmeleri kullanarak koşullar koyması olabilir. Ancak anlaşmanın Kuzey Amerika ticareti açısından önemi göz önüne alındığında, uzun vadede devamlılığının sağlanacağı görülüyor.
Trump'ın yeni yönetimi Meksika için belirsizlik ve zorluklar getiriyor. Ticaret ve göç riskleri önemli ancak ikili ilişkileri güçlendirme fırsatları da mevcut. ABD'nin dış ticaretini yeniden yapılandırmaya çalıştığı bir bağlamda, USMCA daha da değerli hale gelirken, Meksika'nın coğrafi, demografik ve maliyet konumu rekabet avantajı olmaya devam ediyor. Meksika'nın müzakere etme ve dayatılan koşullara uyum sağlama konusundaki istekliliği, bu karmaşık senaryoda ortaya çıkabilecek riskleri azaltmak ve fırsatlardan yararlanmak açısından kilit önem taşıyacaktır.
elfinanciero